Virüs salgını bize çok şeyi
öğretti. Sağlıklı olmak eskiden bir tercihti. Yani sağlıklı olmak isteyen
diyetine dikkat eder, egzersizini yapar sağlıklı olmak için çabalardı. Toplumun
büyük bir kesimi ise böyle bir uğraşın içerisinde bile olmazdı. Kalp-damar
hastaları, obezler, diyabet hastaları, romatizmalılar ilaçlarını alır, yaşamlarına
olduğu gibi devam ederlerdi. Fakat artık devir değişti. Çünkü virüs salgını en
ama en çok bu hasta gruplarını vurdu. Vefat edenlerin %70’inden fazlasının
kalp-damar problemli insanlar olduğu gerçeği yüzümüze açık bir şekilde vuruldu.
Peki ya bu süreçten sonra ne yapmalıyız? Yani var olan kronik hastalığımızı nasıl
iyileştirebiliriz? Artık bunun çözüm yollarını aramaya başladık. Çünkü virüsün
en çok etkilediği kesim kronik hastalıklara sahip olan kesim. Ve bu kesimin
süratle sağlığını en iyi düzeye çekmesi gerekiyor. Hepimizin aslında öyle. Hareketsiz
yaşamlarımızı terk edip, çok daha hareketli, çok daha enerjik, çok daha motive
ve çok daha mutlu, huzurlu bir yaşama geçiş yapmamız gerekiyor. Birçok
alışkanlığımızı tamamen terketmemiz, yerine yeni ve daha sağlıklı olanlarını koymamız
gerekiyor. Süreç bizlere bunları yapmaya zorluyor.
Viral salgın ne zaman bitecek ve
ne zaman normal hayatlarımıza döneceğiz sorusunun cevabı oldukça zor veriliyor.
Çünkü salgının yaz aylarında hafifleyeceği ama kış aylarında normal grip enfeksiyonu
ile birleşip çok daha ağır boyutlarda bir tablo ile karşımıza çıkacağı gerçeği
ile yüz yüzeyiz. Dünyanın 3’te 2’sinin bu virüsle enfekte olup hastalığı öyle
ya da böyle atlatacağı gerçeği göz önündeyken bize de sağlıklı yaşamak ve elbette
bunun gerekliliği olan sağlıklı beslenme ve egzersiz yapmak düşüyor.
Gelelim konumuza. Geçtiğimiz
aylarda piyasaya “Sankara Mormiks” adı altında bir ürün sürdük. Bu ürün unlu
mamüllere karıştırdığınız zaman mor rengi veren, kan şekerini dengeleyen, çok
sağlıklı ürünler geliştirmenizi sağlayan inovatif bir ürün. Fırıncı dostlarımız
bu ürünü kullanarak “Mor Ekmek” yapmaya başladılar, toplum yararını da kendi faydalarının
önünde tutarak. Gerçekten çok tuttu. Çocuklardan, gençlere, yaşlılardan,
yetişkinlere toplumun birçok kesimi tarafından çok ilgi gördü. Tüm haber
kanallarına haber oldu. Yeni bir ekmek çeşidi diye fuarlarda vs. sergilendi. Gerçekten
toplumca bu ekmeğin yaygınlaşması için muazzam bir çabanın içerisine girdik. Bu
çaba halen de devam ediyor. Hatta ve hatta “beyaz ekmeği tahtından edecek mor
ekmek” diye haber bile olduk internete. Böylesi harika bir maceranın
içerisindeyiz yani.
Mor ekmek renginden de
anlaşılabileceği gibi mor sebze ve meyve özlerini yüksek oranlarda içerisinde
barındıran, tükettiğimiz zaman sağlığımıza çok çeşitli faydaları olan bir ekmek
çeşidi. Bu ekmek çeşidini neden Sankara Mormiks ile yapalım, pancarla da
yaparız diyenler oldu. Böğürtlen karıştırıp yapmaya çalışanlar oldu. Gıda
boyası ile yapanlar oldu. Piyasaya çıktıktan sonra birçok sahteleri çıktı. Araştırma
merkezi olarak hiçbirine müdahale etmedik çünkü herkesin doğrusu kendisi
içindi. Böyle şeylerin olacağını da biliyorduk. Hala da piyasada bizim adımızı
kullanarak ürün üreten bir sürü işletme var. Bunların zaman içerisinde yok olup
gideceğini planlıyoruz. Çünkü bizim amacımız daha başka, çok ama gerçekten çok
daha büyük. Ne olduğunu anlatayım.
Mor ekmek oldukça ama gerçekten
oldukça özel bir ekmek. Sankara Mormiks ile yapıldığında çok güçlü
antidiyabetik özellikler gösteriyor. Çünkü bunların deneylerini gönüllü
insanlar üzerinde aylarca çalıştık. Kan şekeri dengeleri yerine geliyor, HbA1c
düzeyleri düşüyor. Kendilerini daha iyi hissediyor diyabet hastaları. Bize döne
döne söyledikleri ana şey “Mor Ekmekle birlikte evimize huzur geldi” diyorlar. Çünkü
diyabet gerçekten çok ama çok zor bir hastalık. Moraliniz bozulur, kan şekeri
düzeyiniz değişir. Bir şeye sinirlenirsiniz yine kan şekeri düzeyiniz değişir.
Yürürsünüz değişir, konuşursunuz değişir, koşarsınız değişir, yorulursunuz
değişir. Yani kan şekeri dengesizliği o kadar zor ve kötü bir şeydir ki
hayatınızı alt üst eder. Ama mor ekmek tükettiğiniz zaman kan şekeri dengenizi
sağlamak çok ama çok daha kolaylaşır. Eğer insülin kullanıyorsanız daha az
kullanmaya başlarsınız. Yani bu denli faydalı bir ürün. Ülkemizin gelecekte %35’inin
diyabet hastası olacağı ve bir o kadarının da prediyabet hastası olduğunu düşündüğünüzde
toplumumuzun en az %75’ine hitap eden bir ürün bu mor ekmek. Çünkü hepimizin
dengeli bir kan şekeri düzeyine ihtiyacı var. Hem beynimizin verimli çalışması
için, hem kalbimizin, hem karaciğerimizin... tüm organlarımızın verimli çalışması
için doğru bir kan şekeri dengesine ihtiyacı var. Bunu da mor ekmekle
sağlayabiliyoruz.
Mor ekmek mor sebze ve meyvelerin
özlerinden yüksek konsantrasyonda içerisinde barındırıyor. Mor sebze ve meyvelerin
sağlığı güçlendirdiği, kan şekerini dengelediği, kalp-damar hastalıklarına
karşı bizleri koruduğu, Alzheimer gelişimini engellediği, çok çeşitli kanser türleriyle
savaştığı çok ama gerçekten çok iyi biliniyor bilim dünyası tarafından. Böyle büyük
bir gerçeklik varken önümüzde Mor Ekmek gibi inovatif bir ürün yapıp, toplumuna
neden sunmayalım ki değil mi? Düşünsenize toplumumuz enerji ihtiyacının tam olarak
%50’sini sadece ve sadece ekmekten karşılıyor. Bu oran ekonomik kriz
dönemlerinde %70’e çıkıyor. O yüzden karantina günlerinde mesela sadece ekmek
satıcılarını görüyoruz sokaklarda. Çünkü toplumumuz çok büyük oranlarda ekmek
tüketiyor. Toplumumuzdaki bir bireyin yıllık tükettiği ekmek miktarı ortalama 131
kg. Bu oranla dünya rekoru bizde. Bizden başka herhangi bir millet bu kadar
ekmek tüketmiyor.
Sağlığımızı korumaya başlamanın
yolu ekmeğimizi doğal bileşenlerce zenginleştirmekten geçiyor. Başka yolu yok. Gerçekten
başka yolu yok. Toplum olarak mor ekmekle bir devrim yapabiliriz. Toplumun her
kesiminden insanlar mor ekmek tüketmeye başladığı zaman göreceksiniz herkesin
sağlığı kendiliğinden iyileşmeye başlayacak. Ağrılar ortadan kalkacak, daha
sağlıklı düşünmeye, kendimizi daha zinde, daha motive hissetmeye
başlayacağız. Çünkü mor ekmeğin içerisinde yer alan bileşenler beynimize de
etki ediyor ve çok daha olumlu düşünmemize neden oluyorlar. Toplumsal değişim
ve devrim mor ekmekle ülkemize gelebilir. Düşünsenize kronik olarak
hissettiğiniz yorgunluğunuzun bir sabah sizi terk ettiğini... Ne kadar güzel
olmaz mıydı? Ya da hiçbir türlü peşinizi bırakmayan takıntılı düşüncelerinizin,
öfkelerinizin, sinirlerinizin, kırgınlıklarınızın bir anda geçip gittiğini.
Daha mutlu olduğunuzu... Bunu başarabiliriz. Bunu gerçekten sadece bir ekmekle
başarabiliriz. Bu gücü barındırıyor mor ekmek. Sadece düzenli tüketeceksiniz ve
mor ekmek, fırıncılar tarafından bizim söylediğimiz oranlarda Mormiks içerdiğinden
emin olacaksınız. Bunun için gerekli kontrol mekanizmalarımızı da kuruyoruz.
Mormiks normalde %8 oranında kullanılıyor mor ekmek yapmak için ama fırıncı
kardeşlerimiz bazen işin kolayına kaçıp %5 düzeyinde de kullanabiliyorlar. Onu
da nereden anlarım derseniz eğer ekmeğin rengi açık mor ise o bizim mor
ekmeğimiz değildir. Buradan rahatlıkla anlayabilirsiniz.
Mor ekmek gerçekten devrim niteliğinde
bir ürün. İddia ediyorum eğer mor ekmek en az beyaz ekmek kadar ülkemizde yaygınlaşabilseydi
koronavirüs ülkemize gelmeden önce bu işi başarabilseydik şu an koronavirüsten
dolayı yaşadığımız sağlık tablosunu yaşayamayacaktık. Çok ama çok daha az
sayıda can kaybımız, daha az oranda kısıtlamalarımız ve çok daha kolay atlatabileceğimiz
bir süreci yaşayacaktık. Neden biliyor musunuz? Mor ekmeğin içerisinde yer alan
bileşenler sağlığımıza birçok faydaları olduğu gibi çok güçlü antiviral yani virüslere
karşı etkili özellikler barındıyorlar. Temel etki mekanizması da şu, virüslerin
bize tutunmalarını engelliyor ve bizleri enfekte etmesini önlüyorlar. Ayrıca virüsün
hücre içerisinde çoğalmasını engelleyerek, bizleri hasta etme özelliklerini
ortadan kaldırıyorlar. Bunun gibi daha birçok mekanizma ile bizlere etki ederek
bizlerin daha sağlıklı olmasını sağlıyorlar. Mor ekmek o nedenle geleceğin en
büyük trendleri arasına girecek. Bakacaksınız ki bizden önce Hollanda, Fransa,
ABD gibi ülkeler kullanmaya başlamışlar. Ama biz ülkemizden çıkan böylesine büyük
bir değeri neden görmezden gelelim?
Mor ekmek gibi bu tür zenginleştirilmiş
gıdalara “Fonksiyonel gıdalar” diyorlar ve ülkeler devlet politikası olarak
toplumlarını fonksiyonel gıdalarla besliyorlar. Neden? Toplumları hasta
olmasın, sağlık giderleri azalsın, ekonomik refahları artsın diye. Biz neden
bunu yapmıyoruz peki? Neden mesela “Mor Ekmek” ülkemizin ilk fonksiyonel gıdası
olmasın? Bunun için bir engelimiz yok. Ülkemizdeki kaynakları kullanıyoruz
Sankara Mormiks’i elde ederken. Yurtdışı herhangi bir ek katkımız yok. Yerli
belgemizde %100 yerli yazıyor! Yani bu ürün ülkemizin ürünü. Ülkemizin
topraklarından, ülkemiz insanları tarafından yapılmış bir ürün. O nedenle
sonuna kadar sahip çıkmalı, yaygınlaştırmalıyız.
Son günlerde muhteşem bir trend
yayılmaya başladı kadınlar arasında: Mor Fırıncılık Ürünleri diye. Evet, internetten
Sankara Mormiks’i insanlarımız www.sankaragida.com
adresinden ya da 0212 691 60 69 numaralı telefondan sipariş veriyorlar
ve evlerinde kreplerden, pastalara, kurabiyelerden, keklere, muhallebilere, pidelere,
güllaçlara kadar muhteşem ürünler yapıyorlar. Bunları kimileri pazarlıyor. Sevdiklerine
ikram ediyorlar. Gerçekten muazzam bir birlikteliğimiz var. Bu birlikteliğe
şahit olmak için www.instagram.com/mormiks
hesabını takip edebilirsiniz. Orada her gün kendi yaptıkları çok güzel ürünleri
sergiliyorum. Sankara Mormiks yaşamlarımıza bir şekilde entegre edilmeli. Unutmayın,
aklınızda bulunsun, mor yiyecekler sağlığınızı diğer yiyeceklere göre çok ama
çok daha güçlü korur. O nedenle Sankara Mormiks ile yaptığınız her türlü yiyecek,
sizin sağlığınızın da korunmasında oldukça büyük bir rol oynuyor.
Hadi gelin yaşamlarımızı hep
birlikte değiştirelim. Yaşamlarımıza daha fazla mor yiyecekleri sokalım. Mor yiyeceklerle
beslenelim. Bunu hep birlikte başaralım. Çocuklarımıza, gençlerimize,
yaşlılarımıza, her yaştan bireyimize bunları önerelim. Mesela çok güzel minik mor
ekmekler pişirelim evlerimizde ve komşularımıza ikram edelim. Biz yapmazsak
başaramayacağız. Toplum olarak başaramayacağız. Neden daha fazla hastalıklardan
dolayı acı çekelim ki? Neden sevdiklerimizi hiç olmadık yaşlarda toprağa
verelim ki? Buna kim razı gelebilir? Hadi gelin hep birlikte bir devrime imza
atalım. Bu devrim yaşandığında bak işte bende yapmıştım, ben de alıp mor ekmek
üretmiştim, ben de mor tatlılar ikram etmiştim diyebilelim. Bu ülke hepimizin,
bu gelecek hepimizin.
Bir mor ekmek ya da herhangi bir
sütlü ya da unlu mamül ürettiğinizde aslında ne yapmış oluyorsunuz biliyor
musunuz? Ülkemizin mor sebze ve meyve yetiştiren, kışında karında, yazın sıcağında
alın teriyle yaptıkları çalışmaları desteklemiş oluyorsunuz. Ülkemizin tarımını
desteklemiş oluyorsunuz. O insanların yetiştirmeye çalıştığı çocukları,
ülkemizin gençlerini desteklemiş oluyorsunuz. Bir mor ekmek tükettiğinizde gecesini
gündüzüne katarak bin bir fedakarlıkla çalışan bilim insanlarını, bu ülkenin
umudu gençlerimizi desteklemiş oluyorsunuz. Bir mor ürün yaptığınızda aslında
siz bu ülkeyi desteklemiş oluyorsunuz. Gelin bunu hep birlikte başaralım. Bu
ülkeye mor ürünleri el birliği ile getirelim. Daha sağlıklı bir gelecek için el
ele vererek başaralım.
Ben hazırım. Bana aşağıdaki
platformların tamamından ulaşabilirsiniz. Her türlü desteği veririm.
can.kayacilar@gmail.com
Yorumlar
Yorum Gönder