Ana içeriğe atla

Kayıtlar

yaşam etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Biyoyararlanım: Tükettiklerinize bir de bu gözle bakın!

Sağlıklı olmak adına kimimiz multi-vitamin hapları kullanıyor, kimimiz ise omega yağ asitleri içeren gıda takviyelerine daha fazla önem veriyor. Bunları hiç kullanmayıp sadece “doğal/organik” beslenen büyük bir kesim insan da var. Her iki seçeneği de kullanan ve günlük yaşamına son derece dikkat edenlerimiz de var içimizde. Sağlıklı yaşam adına harcadığımız onca çabanın karşılığını gerçekten alıyor muyuz? Sizlere sağlık adına tükettiğimiz gıdaların içerisindeki etken maddelerden ve o etken maddelerin “biyoyararlanım”larından yani kanımıza geçişlerinde ve dokularımıza dağılışlarından bahsetmek istiyorum. Herhangi bir gıdayı tükettiğimizde sindirim sistemimiz o gıdayı içerdiği bileşenlerine fiziksel parçalama (dişlerle) ve kimyasal parçalama (enzimlerle) işlemleriyle ayırmaktadır. Daha sonra bağırsaklarımızda bulunan bakteriler tarafından da bir parçalama işlemi gerçekleştirilmektedir. En sonunda ise bu bileşenler bağırsaklarımızdan emilerek karaciğerimize ve oradan da kalbimize akta

Sağlığımızı Korumanın ve Geliştirmenin Yolu Gıdalardan Geçiyor

Sağlıklı bir yaşam için günlük olarak düzenli bir şekilde almamız gereken vitamin ve mineraller vardır. Bu mineral ve vitaminlerin gıda takviyesi yoluyla mı yoksa gıdalarla mı almamız gerektiği tartışması bilimsel camiada hiç bitmeyecek bir şekilde devam etmektedir. Fakat bugün yayınlanan geniş çaplı bir bilimsel çalışma ( http://dx.doi.org/10.7326/M18-2478 ), tartışmanın bazı noktalarını bitirecek gibi duruyor. Amerika’da yapılan ve 30.000’in üzerinde katılımcı ile gerçekleştirilen çalışmada gerçekten çok çarpıcı verilere yer veriliyor. Günlük olarak düzenli alınan vitamin-mineral takviyelerinin sağlıklı yaşam süresiyle (yaşamı uzatmada ya da kısaltmada) herhangi bir ilişkisi bulunamamış. Hatta fazla alınan kalsiyumun kanser hastalarının yaşam sürelerini kısalttığı bulunmuş. A, K vitamini gibi vitaminlerin ve magnezyum, bakır, çinko gibi minerallerin gıda takviyeleri ile değil de besinlerle yeterli miktarda alımının ölüm riskini azalttığı bulunmuş. Yapılan çalışmalar gösteriyo
Sağlıklı yaşamak adına yapacağımız çok şey var. Çünkü stres yükü fazla şehir ve iş yaşamı, sosyal ilişkilerimizin yeterince güçlü olmaması, hareketsiz yaşam ve dengesiz beslenme bizi hızlı yaşlandırıyor ve hastalandırıyor. Hastalıkların gelişiminin temelinde her zaman beslenme ve stres yatıyor. Daha sağlıklı beslenmeye elbette özen gösteriyoruz fakat bunu daha da bilinçli bir şekilde yapmamız gerekiyor. Antioksidanlar olarak bilinen sihirli bileşenler bir çok bitkide az ya da çok oranda ve çeşitlice bulunuyorlar. Bu bileşenlerden bir ya da bir kaçının yüksek teknoloji kullanılarak saflaştırılmasıyla da saf bileşenler elde ediliyor. Saf bileşenler ya ilaç sanayinde aktif madde olarak kullanılıyor ya da Fonksiyonel Gıda geliştirmede temel sağlık bileşeni oluyorlar. Bizler Sankara Beyin ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi olarak doğal kaynaklardan biyoaktif bileşenleri saflaştırabilecek ve bu bileşenlerle deneysel araştırmalar yapıp, etkilerini ortaya koyabilecek güçlü bir donanıma sah
İçinde bulunduğum sektörde 12. senemi dolduruyorum ve bu zaman içerisinde toplum tarafından sadece "antioksidan" olarak bilinen ve 1.000.000'un üzerinde müthiş bir çeşitlilikte bulunan biyobileşenlerin sağlık gücüne yüzlerce defa şahit oldum. Nanoyaşam Nanobiyoteknoloji şirketi olarak başlayıp, nihayetinde Sankara Beyin ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi haline geldiğimiz, ülkemizin endüstriyel üretimle, akademik çalışmaların iç içe yapıldığı ve 10 farklı laboratuvara ek olarak 3 farklı endüstriyel üretim birimini de bünyesinde barındıran bir kompleksin ülkemize, insanlığa kazandırabileceklerine her gün tanıklık ediyorum. İşte bunlardan biri de antidiyabetik özellikli doğal ekmekler.. Antidiyabetik özellikli bileşenleri bitkilerden saflaştırarak elde ettiğimiz bu ekmekler görüntü olarak biraz renkliler fakat tat olarak normal ekmekten ayırt edilemezler. Oldukça özel bileşenlerin bir arada bulunduğu bu ekmeği yakın zamanda üretmeye başlayacağız. "Fonksiyonel Gıda&
Sahip olduğumuz en büyük hazine sağlığımız, özellikle de akıl sağlığımız! Farkında olalım ya da olmayalım akıl sağlığımız şehir ve iş yaşamının getirdiği aşırı stres, sosyal ilişkilerimizdeki yetersizlikler, dengeli beslenememe gibi birçok nedenle giderek bozuluyor. Sağlık Bakanlığı'nın ve uluslararası kuruluşların özellikle antidepresan kullanımı ile ilgili verileri gerçekten bu gerçeği çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Antidepresanlar çok uzun süreler kullanılması gereken oldukça akıllı ilaçlar. Yaşamlarımızı düzene koymamızda yardımları oldukça fazla. Antidepresanlara ek olarak, doğal bitkisel bileşenlerin antidepresanlar etkinliklerini arttırmadaki etkilerini konu alan bilimsel yayınlar gün geçtikçe artmakta. İşte bu yayınlardan biri de zerdeçalda bulunan "curcumin" bileşenin düzenli kullanımında antidepresanların etkilerini güçlendirdiği klinik olarak ispatlanmış durumda. Yaşamlarımıza bu bileşenleri sürekli kullanabileceğimiz formlarda sokmamız gerekiyor. B